"Dili çözülmek" ile "dili açılmak" deyimleri arasında anlamca bir ilişkisi vardır.

1.Atlar,tozu dumana katarak geliyor.

2.Çocukların oynadığı top patladı.

3.Kuşların cıvıltısı her taraftan duyuluyordu.

4.Köyde horozların ötüşüyle uyandım.

1.Öyle şeyler anlattı ki bana atıyormuş gibi geldi.

2.Kazazedeyi ancak uzun bir halat atarak kurtar dılar selden.

3.Bu yolda adımlarını çok dikkatli atmalısın.

4.Dün babasını işten atmışlar,o yüzden çok üzgün.

Gerçek santçı eserlerinin halkın yüreğiyle dokuyan kimsedir.

1.Yazarın bu oyunu herkesi etkiledi.

2.güreşçi,rakibini yenmek için bildiği her oyunu denedi.

3.Takımımız bu maçta iyi bir oyun çıkardı.

4.Atatürk hiçbir zaman düşmanın oyununa kanmamış.

5.Mustafa her oyunda oyunbozanlık ederdi.

Seyrettiğim bu sahne beni beynimden vurdu,birden geçmişe gittim ve babamla yaşadığımız o sürtüşmeler geldi aklıma.

1. Söylediğin sözlerle onun ekmeğine yağ sürmüş oldun.

2. Askerler Büyük bir cesaretle,göz kırp madan savaşıyorladı.

3. Komşuları hiçbir şey bilmeyen,kara cahil bir insandı.

4. Yıllardır çalıştı ve en sonunda köşeyi dön meye başladı.

Sınavda başarılı olmak için durmaksızın çalışıyor.

"Onun kitapları söz konusu olunca ben aklımla değil, gönlümle düşünüyorum: çünkü bugün ünlü bir yazarsam bunda onun kitaplarının payı çok büyük".

"Romanın çevirdiğiniz her sayfasında yazarın alın teri parmak uçlarınızı ıslatıyor"

1.Doktor yıllardır çalıştığı hastaneden ayrıldı

2.Fabrikada çalışan işçiler ikiye ayrıldı.

3.Bu yol ileride ikiye ayrılıyor.

4.Adam,işinden ayrıldığına pişman oldu.

Bu yörenin simgesi olan ve günümüzde canlanması için belediye tarafından çalışmalar yapılan keten dokuma örneklerinden sevdiklerime küçük hediyeler alıyor ve akşamı burada geçiriyorum.

Bir dediğini iki

Etmeyeyim diye öyle çırpındım ki

Ve seni öyle sevdim,sana

O kadar ısındım ki

1.Nasıl olsa akşam eve gelecek

2.Ne de olsa babası okul müdürü.

3.Onlar bizi er geç anlayacaktır.

4.Bu iş olsa olsa iki gün sürer.