Doğumdan sonra başlayan hayatımızda insan olarak hep değişmek ve var olma mücadelesi veririz.Bu bizim hayata karşı en büyük erdem savaşımızdır ayrıca.Bu değişimi kendi içimizde yaşarken yine farkında olmadan gelişiriz.
İşte bu nedenle bireylerin gelişmesi ve ilerlemesi hem kendi hayatların da başarı getirmiş.Hem de yaşadıkları toplumda onları farklılaştırmıştır.Bireyler,toplumlara göre değişime daha açıktır.Toplumlar kendi iç dengelerin de değişime karşı savaş verirken
İnsanlar aynı suyun yolunu bulduğu gibi değişim sürecini yaşar .Bu onun kendini görme ,fark etme duyarlılığını da artırır.
Değişime baktığımızda ,insanların yaşadığı toplumda ,değer yargıları,kültür gibi olgular onun bu savaşını ya geciktirir ya da öne çıkarır. Ve geleneksel yaşayan toplumlar bu değişimi hemen kabullenmezler. Bu duruma aykırı bakar ya da o kişi yi kınar daha da ileri gidersek toplum dışına atar.
Aslında kaybedilen yine toplumun geleceğidir .Çünkü: değişimi kabul etmeyen toplum da insanlar güvensizdir. Asla asla o toplum hiçbir şekilde öne çıkamaz ve ilerleyemez..
Bu gün gelişmişlik düzeyi yüksek ülkelere baktığımızda niçin imreniriz? Biz neden onlar gibi olamadık sorgusunu yaşarız .Ve nedense hep içimiz acır. Bunu yaparken de kendi kabullenmişliğimizi hala aşamamışızdır .Aslında acı olan da budur.
Kendimize giydirdiğimiz zırhtan elbiseler.artık öyle canımızı yakmaktadır ki, bunları anlatmak için yine olumsuz kalıpları kullanırız Evden kaçmalar,cinayetler,ve ruhumuzu yaralarını kanatan şarkılar” dertler benim çile benim, batsın bu dünya”…. Daha neler neler…
Toplumsal patlamaların temel noktası artık.Fakirlik ,kuralsızlık,yokluk,yaşam dengesizliği olmuştur.
Sonucun da yıkılmışlık.
Değişmemek bizim gibi geleneksel toplumlar da kayıptır.Sözde aynı kalarak kuvvet veya güç gösterisi yapmak .Oysa baktığınızda o insanların nasıl küçük ,zavallı,çaresiz ve nasıl yalnız olduklarını görürüz.
Değişmemek cahilliktir,körlüktür,yokluktur.Değişmeyen toplumlar geleceği olmayan toplumlardır.Ve demokrasinin zarar gördüğü toplumlardır.
Bizler insan olarak değişim eylemini ne kadar çabuk yaparsak biliyoruz ki etrafımıza da o kadar faydalı,üretken var olmayı bilen hedefleri olan insan olarak toplumun karşısın da oluruz.
Unutmayalım ki” değişmeyen tek şey, değişimdir.”
Kendi kalıplarınızı kırın artık ,çünkü artık insan olma zamanıdır .
A .IŞILDAĞ