Her şeyin değiştiği günümüzde, bayram kutlamaları da farklılaşıyor. Ancak yine de bayram için en büyük heyecanı, hala çocuklar yaşıyor. Kurban Bayramı için geri sayıma girilmişken, bazı öğrenciler kutlamalara erkenden başladı. Üstelik eski bayramların nasıl olduğunu ilk ağızdan dinlediler. Büyükanne ve büyükbabalarını okullarına davet eden MEF Bahçeşehir İlkokul öğrencileri, eski bayramların nasıl olduğunu öğrenme fırsatı buldu. Öğrenciler, bayramı aile büyükleriyle kutladı. Büyüklerinin anılarını dinlediler, çocuk gözüyle eski bayramların nasıl olduğunu öğrendiler.
Büyükanne ve büyükbabalar eski bayramları şöyle anlattılar: “Bayram sabahı erkenden uyanırdık. Babam ve erkek kardeşlerim camiye, bayram namazı kılmaya giderlerdi. Biz de bayram kahvaltısı hazırlığı için annemize yardım ederdik. Yeni dikilmiş bayramlıklarımızı, ayakkabılarımızı giyerdik. Ailece hep birlikte kahvaltı eder, büyüklerimizin ellerini öperek bayramlaşırdık. Sonra diğer akrabalarımızı ziyaret eder, harçlık ve şeker toplardık.”

“Bizim zamanımızda panayır vardı”

Çocuklar, kafalarındaki soruları da büyüklerine yönelttiler. “Lunaparka gidiyor muydunuz” sorusunu aile büyükleri şöyle yanıtladı:
“Bizim zamanımızda lunapark yoktu. Eğlenmek ve topladığımız harçlıkları harcamak için panayıra giderdik. Panayırda elma şekeri, pamuk helva veya macun satılırdı. Salıncaklar, atlıkarıncalar olurdu. Belki şimdiki kadar çeşitli oyuncaklar yoktu. Ama biz yine de her bayramı büyük bir heyecanla bekler ve çok eğlenirdik. Ancak sizinle son olarak şunu da paylaşmak isterim ki; benim yaşadığım en güzel bayram, bu bayram oldu. Bizlere eski bayramları anlatma ve sizlerle birlikte olma fırsatı verdiğiniz için çok teşekkür ederiz. İyi bayramlar çocuklar.”
Bayramlaşmanın sonunda öğrencileri bekleyen bir sürpriz de vardı; Büyükanne ve büyükbabaların mendil içine konulan lokum ve şekerden oluşan hediyeleri, çocukları eski bayramlara götürdü.