Mutsuz öğretmen, mutlu öğrenciler yetiştiremez. Bunu artık anlamalılar:

"Okulumun ortaokul olması sebebiyle norm fazlası oldum ve alan değişikliğine başvurarak yan alanım beden eğitimine geçtim.

Sınıf öğretmenliğinden aldığım keyfi, duyguyu asla alamıyorum.

Çünkü ben sınıf öğretmenliği yapmaya alışmışım, onun eğitimini almışım.

Beden eğitimini kime sorsanız yapılmayacak ders değil ama ben yaptığım işi, yapmış olmak için yapmıyorum.

Mutlaka bir şeyler vermem gerek öğrencilerime.Diğer branş öğretmenlerinin tavırları ise zaten bambaşka bir dert.

Sürekli çakma Çin malı bedenci muhabbeti yapıyorlar.

Valla dokunsanız ağlayacağım.

Yaptığımız bu hatanın bir telafisi olmalı.

Ben sınıf öğretmeni iken çok çalışkan ve başarılı bir öğretmendim.

Düşünmeye vakit olmadan bir furyaya kapıldık ve alan değiştirdik ama yazık ettik kendimize de tecrübemizede.

MEB, inşallah bizi duyar ve pişman olanlara bir geri dönüş hakkı verir ve bizde bildiğimiz işi yaparız.

Bu alan değişikliği gibi günü kurtarıcı uygulamalarla eğitim asla bir yere gelmez.

Eğitimde alınan kararların ceremesini, etkilerini ancak 50 yıl sonra görebiliriz.

Bu tür 3. Dünya ülkesi uygulamaları bir kenara bırakmalıyız.

Eski alanımıza eski görev yerlerimize dönelim, herkes bildiği sevdiği işi yapsın..."

Abbas GÜÇLÜ