İstanbul’da üç lisede langırt oynatıldığına ilişkin haberlerin basında yer alması üzerine Milli Eğitim Bakanlığı bir açıklama yaptı. Bu açıklamada “Parasal karşılığı olmadıkça, kumar ve bahis ölçüleri kullanılmadığı sürece okullarımızda langırt, bilardo, masa tenisi gibi oyun araçlarının bulunmasında bir sakınca görülmemektedir." denildi.

Türk Milli Eğitim tarihinde ilk kez okullarda BİLARDO oynanmasına böylece cevaz verilmiş oldu. Kahvehanelerin, kıraathanelerin ve elektronik oyun merkezlerinin 100 metre yakınına bile okul açılmasına izin vermeyen Bakanlığın bu açıklamasına ne demeli!

Özel Öğretim Kurumları Kanunu’na göre bir okul açmak için “…. kahvehane, kıraathane, elektronik oyun merkezleri gibi yerlerin, okul binalarından kapıdan kapıya en az yüz metre uzaklıkta bulunması zorunludur. Aynı durum iş yeri açanlar için de geçerlidir.  Bir okulun 100 m. yakınına bu tür işyerleri açılamaz. Bu durum İşyeri Açma Ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik’in 32 maddesinde de açıkça ifade edilir.

Okullara 100 m. mesafede açılması yasak olan oyun merkezlerinin özelliğine gelince  İşyeri Açma Ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik’in 4/g maddesinde “Oyun merkezleri”  kumar ve kazanç kastı olmamak şartıyla adı ne olursa olsun bilgi ve maharet artırıcı veya zeka geliştirici nitelikteki elektronik oyun alet ve makinelerinin, video ve televizyon oyunlarının içerisinde bulunduğu elektronik oyun yerleri şeklinde açıklanmıştır.

Bakanlığın izin verdiği langırt ve bilardo gibi oyunların öğrenciler üzerindeki etkisine gelince; Teneffüs saatlerinde veya boş saatlerde top dizen öğrencileri okullarda görmek, ders zili çalınca “hocam iki topum kaldı, deliğe atayım geliyorum!” diyen gençlerle kaşlılaşmak kaçınılmaz olacak.

Açıklamada “Parasal karşılığı olmadıkça veya bahis olmadığı sürece” denilmiş ama bunu kim kontrol edecek? Langırtın para karşılığında oynandığı için İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünce okullardan kaldırıldığı zaten kendi açıklamalarında var. Her makinenin başına bir sorumlu mu dikilecek? Okullarda temizlik yapacak görevli bulamazken oyunların kontrolü nasıl yapılacak?

Daha önceki yazılarımda da belirtmiştim. Sayın Bakanımızın eğitimci olmayışı, geçmişte çocuklara yönelik sosyal ve koruyucu çalışmalar içinde yer alması Bakanlığın şaftını eğitimden sosyalliğe kaydırıyor.

Okullarımız sadece eğitim-öğretimin gerçekleştirildiği mekânlar değildir, aynı zamanda birer yaşam alanıdır. Çocuklarımız yaşam alanlarında boş vakitlerini çeşitli aktivitelerle değerlendirebilirler. Bu konuda Bakanlığa hak veriyoruz ancak boş vakit değerlendirme konusunda okulların kahvehanelerden farkı olmalıdır. Bu gün bilardo masası için izin verilmiştir. Yarın birileri çıkar “okeyin langırttan ve bilardodan ne farkı var” der!

Sonuç olarak; Okullara bilardo konulmasına izin verilmesi biraz fazla oldu. Eğitim otobüsünü özgürlüğe sürerken yoldan çıkarıp şarampole yuvarlamayalım. Bakanlığın bu açıklamasına ilişkin bir düzeltme yapması doğru olacaktır.

                    Doğan CEYLAN
               Müfettişler Derneği Başkanı