Hediye Kampanyamız:En fazla puan toplayan 3 kişiye 400TL'lik hepsiburada hediye çeki hediye ediyoruz..

KÖŞE YAZILARI

| Tüm Köşe Yazıları | Tüm Yazarlar | Yazıcı Dostu |


Hasan Yüksel:Müfettişler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi

Diğer Yazıları - Mesaj Yaz - Üye Profili
"LİSE DÖNGÜSÜ:İDADİDEN AKADEMİK LİSELERE ORTAÖĞRETİM"

Milli Eğitim Bakanlığı'nın liseleri yeniden yapılandırma çalışmalarının yankıları sürüyor. Ortaöğretime ilişkin bir yıldır süren yapılandırma çalışmasında son noktayı koydu ve yeni sisteme ilişkin açıklamalar gelmeye başladı. İşte beklenen bu değişikliklerden önce idadilerden başlayarak ortaöğretimin yapısındaki değişikliklere bakacak olursak:

Cumhuriyet döneminde Türk Eğitim Sisteminin ana hatları Atatürk tarafından belirlenmiştir. Atatürk 15-22 Temmuz 1921 Maarif Kongresinde eğitim alanındaki çalışmaların düşmanı yurttan atmak kadar öncelikli olduğunu belirtmiştir. Bunun içinde ilk olarak 3 Mart 1924’te Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nu çıkartmıştır.

Mahalle Mektepleri ve Medreseler kapatılmıştır. Tanzimat okulları geliştirilmiş ve yabancı okullar Milli Eğitim Bakanlığı’nın denetimi ve gözetimi altına alınmıştır. Aynı yıl yapılan bir düzenlemeyle Rüştiyeler ve İdadiler üç yıllık ortaokul ve üç yıllık lise haline getirilmiştir. Böylece ortaöğretim üçer yıllık iki kademeli hale getirilmiştir.

Heyeti İlmiye olarak adlandırılan toplantılarda Sultani adı  kaldırılmış yerine lise kavramı kullanılmaya başlanmıştır. Liseler bir ve iki devreli olarak iki kademeye ayrılmıştır. 1923’ten önce 55 olan ortaöğretim kurumları sayısının Cumhuriyet’ten sonra hızla artarak 74’e ulaştığı vurgulanmıştır. Kız liselerinin öğretim süresi erkek liselerinin öğretim süresiyle eşitlenmiştir. Kız ve erkek lise programlarının aynı olması kararlaştırıldı. Lise öğretiminin 6 yıla çıkarılması tartışıldı. İlk üç yıla kısım-ı evvel, ikinci üç yıla ise kısım-ı sani denilecekti. Bir devreli liseler ortaokul haline getirildi. Ortaokul ve liselerin üçer yıllık ayrı okullar olması kararlaştırıldı. 1 Eylül 1924 tarihi ile bir devreli liseler Orta Mektep adını alacaktı. Liselerde haftalık ders saati 30 saat olarak belirlenmiştir. Liselerde öğretimin parasız olması kararlaştırılmıştır.

Milli Eğitim Şuralarında ise Ortaokul ve liselerin sınav ve disiplin yönetmelikleri ile öğretim programları yeniden düzenlenmiştir. Yazılı ödevler hakkında yönetmelik belirlenmiştir. Derslerin öğleden önceye alınması ve ortak eğitim çalışmalarının yapılması kararı alınmıştır. Okullarda ahlak eğitiminin geliştirilmesi, Ana dili çalışmalarının arttırılması, Özel öğretim metotlarının belirlenmesi diğer kararlardır. 1943’teki Şurada Ortaöğretimin sorunlarını araştıran bir komisyon kurulmuştur. Ortaokul ve liselerde formasyon eksikliğinin olduğu ve bununda bir takım metod ve öğretim programlarının yetersizliğinden kaynaklandığı bir rapor halinde belirtilmiştir. 1949’da Lise ders konularının dört yıllık sisteme göre belirlenmesi kararlaştırılmıştır. Liselerin öğretim süreleri üç yıldan dört yıla çıkarılmıştır. 1953’teki VI. Şurada mesleki ve teknik eğitim üzerinde durulmuştur. 1962 deki VII. Şurada Ortaöğretimde rehberliğin üzerinde durulmuştur. Liselere girişin bir sınavla yapılması kararlaştırılmıştır. Sınıf geçme ve sınav yönetmeliği ele alınarak başarının dört ayrı notla başarısızlığın ise tek notla değerlendirilmesi istenmiştir. 1970’teki VIII. Şurada 12-14 yaş öğrencilerin ortaöğretimin 1.kademesine, 14-17 yaş öğrencilerin 2.kademede eğitim göreceği belirlenmiştir. Ortaöğretim programı çeşitlendirilmiş ve bu programdaki dersler ortak temel,  özel dersler ve seçmeli dersler olarak tespit edilmiştir. IX. Milli Eğitim Şurasında ortaokullar sekiz yıllık temel eğitimin içine alınmıştır. X. Milli Eğitim Şurasında ortaöğretim kurumları; Tek Amaçlı Liseler (Değişik Programlı Tek Tip Lise) ile Mesleki ve Teknik okullar olmak üzere ikiye ayrılmıştır.

CUMHURİYET DÖNEMİNDE ORTAÖĞRETİMDEKİ DİĞER ÇALIŞMALAR

Ortaokul ve lise düzeyinde İmam-Hatip Okulları 1951 yılında açılmıştır. 1955 yılından itibaren Kolejler kurulmaya başlandı. 1975’ten sonra bu okullar Anadolu Liseleri adını almıştır. 1956-1957 öğretim yılında ortaokullara din dersi konulmuştur. Ahlak dersi 1974-1975 öğretim yılında zorunlu ders olarak konmuştur. III.Beş Yıllık Kalkınma Planında Endüstri Meslek Liselerinden donanımı iyi olanlar Teknik Liseye, diğerleri ise Pratik Sanat Okullarına dönüştürülmüştür. 1988-1989 öğretim yılında Basamaklı Kur Sistemi getirilmiştir. 1982-1983 öğretim yılında Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi ortaöğretime zorunlu ders olarak konulmuştur. 1991-1992 yılında sınıf geçme sistemi kaldırılmış yerine Ders Geçme ve Kredili Sistem getirilmiştir. 1992’de Açık Öğretim Lisesi kurulmuştur. 1997’de İmam-Hatip ve Anadolu Liselerinin ortaokul kısımları kapatılmıştır. 2005-2006 öğretim yılında Anadolu Liselerinin hazırlık sınıfı kaldırılmıştır. 2005-2006 öğretim yılında liseler 4 yıla çıkarılmıştır. 2005-2006 öğretim yılında Anadolu Liseleri ile Yabancı Dil Ağırlıklı Liseler birleştirilmiştir.

ORTAÖĞRETİM (2004 YILI) REFORM PROGRAMININ KAPSAMINDA

Yetmiş Üç (73) Okul türü 5 türe indirilecek. Zorunlu eğitim 12 yıla çıkarılacak. Böylece liseler zorunlu hale getirilecek. Anadolu Liseleri sınavı zorunlu olacak. Fen, Anadolu ve Sosyal Bilimler Liselerine dokunulmayacak. Bu üçlü dışında meslek liselerine yönlendirilen öğrenciler AB ülkelerindeki gibi bilgi, beceri, yeteneklerine göre çeşitli programlar seçecekler. Ders programları değişecek. Yeni sistemde uygulanacak çeşitli testlerle öğrencilerin yetenekleri saptanacak. Öğrenciler yetenek ve becerilerine göre yönlendirilecek. Mesleki ortaöğretimin yapılandırılmasında AB uluslar arası meslek standartları örnek alınacak. Ders sayısı azaltılacak.

AVRUPA BİRLİĞİ SÜRECİNDE ORTAÖĞRETİM

Leonardo Da Vinci Programı : Programın temel amacı mesleki eğitimle ilgili farklı kuruluşları içeren uluslar arası ortak projeleri destekleyerek üye ülkelerin bu alandaki politika ve reform şeklindeki faaliyetlerine katkıda bulunmaktır. Avrupa Birliği Konseyi’nin 1999 kararı ile Türkiye’nin de bu programa alınmasına karar verilmiştir.

Socrates Programı : Eğitim alanında ulusal sınırla arasında bir Avrupa boyutu yaratmak amacıyla 1995-1999 yılları arasında uygulanan programdır. Socrates değişik ülkelerdeki eğitim yöntem ve yaklaşımlarından yararlanılması fırsatı veren bir programdır. Programın özelliği hareketlik ve karşılıklı değişimdir. Ortak ders programı hazırlama, okul projeleri geliştirme, öğretmenler ve üniversite personeli arası ziyaretle, uzaktan öğrenme modelinin kullanımı, eğitim yöneticileri arasında bilişim ağının kullanılması başlıca çalışma alanlarıdır.

Görüldüğü gibi ortaöğretimdeki değişiklerin bazılarının 2004 Yılı Reform Programı kapsamındaki kararlar olduğu görülmektedir. Çalışmamız yeni olmadığı, Hüseyin Çelik'in Bakanlığı döneminden beri gündemde olan “Okul Çeşitliliğinin Azaltılması ve Okul Türlerinin Güncellenmesi” başlığıyla yürüyen bir projedir olduğu, sayısı 60 civarında olan okul türlerinin, alınan tedbirlerle 23'e indiği, 15 meslek lisesi, 6 genel ortaöğretim, biri Anadolu biri de normal imam hatip olmak üzere şu anda 23 çeşit ortaöğretim kurumu olduğu anlaşılmaktadır.
Beklenen değişiklikleri yeniden hatırlayacak olursak:

- Yirmi yedi (27) lise türleri yeniden azaltılıyor. Birçok lise 'Akademik Lise' altında tek tip hale gelecek.

- AKADEMİK liseler, meslek liseleri, fen liseleri, özel liseler ve özel statülü Anadolu liseleri olacak. Sayısı 2 bin 135 olan Anadolu liselerinin tamamı mahalle mekteplerine dönecek, giriş sınavı ise daraltılacak.

- Bütün Anadolu liseleri akademik liseler adıyla mahalle mektepleri haline getirilecek ve öğrencisini ikametgah esasına göre alacak.

- Lise giriş sınavı, fen liseleri, özel statülü Anadolu liseleri, özel yabancı okullar ve özel okullara öğrenci almak için yapılabilecek.

- Sayıları 250'yi geçen Anadolu öğretmen liseleri akademik liselere dönüştürülerek klasik lise statüsünde olacak. Öğretmen liselerine üniversite giriş sınavında verilen ek puanlar ve öğretmenlik dersleri kaldırılacak.

- Klasik liseler “akademik lise” adını alacak.

- Fen liseleri sadece nüfusu 500 bini geçen yerlerde olacak. Bunun dışındakiler akademik liselere dönüştürülecek. Böylece fen liselerinin 100'ünün kapatılması, 25'inin devam etmesi bekleniyor.

- Önünde hazırlık sınıfı olan Türk Anadolu liselerinin hazırlık sınıfı kalkıyor.

- Meslek liselerine giriş için ortaokullardan öğretmen kurullarının raporlarına bakılacak. Bu raporlar kesin karar olacak. Veli itiraz edemeyecek.

- SBS kaldırılacak. Galatasaray ve İstanbul Lisesi gibi özel statülü Anadolu Liseleri; Robert Koleji, İtalyan Lisesi, Alman Lisesi gibi yabancı özel okullar ve özel okullar sınavla öğrenci almaya devam edecek.

- Değişikliklerden mevcut öğrenciler etkilenmeyecek. Şu anda Anadolu, Fen ve Anadolu öğretmen liselerinde okuyan hazırlık, 9.10.11 ve 12. Sınıf öğrenciler eski okullarından mezun olacak…

Milli Eğitim Bakanı Ömer DİNÇER; sınıfların kalabalık olmasının nedeninin, öğrencilerin yarışması sonucu ortaya çıktığını, bu yarış nedeniyle okullar arasında kalite farkı oluştuğunu, yarış ortadan kaldırıldığında, kalabalık sınıflar ve kalite farkının ortadan kalkacağını, normal bir lisede okuyan öğrenci, daha fazla yabancı dil dersi, daha fazla matematik ve daha fazla fen dersleri aldığında, sınavla gideceği okuldan, en yakınındaki okulun bir farkının kalmayacağını en son açıklamalarında ifade ediyor.

Milli Eğitim Müsteşarı Zararsız; yeni lise sistemiyle ilgili tarafların görüşlerini aldıklarını söyledi, “endişeye gerek yok” mesajı verdi: Ankara'dan verdiğimiz bir kararın 74 milyonluk ülkenin her santimetrekaresini nasıl etkileyeceğini biliyoruz. Onun için 40 bin kere düşünüp bir karar veriyoruz. Daha çalışma bitmedi. Farklı kesimlerin
görüşlerine başvurduk. Hepsini değerlendirip öyle karar vereceğiz. Bittiği anda da kamuoyuna açıklayacağız. Ama henüz “Artık bunun üzerinde kalem oynatacak bir şey kalmadı” diyeceğimiz aşamaya gelmedik. Adeta bir karargâh esasıyla çok kapsamlı ve titiz çalışıyoruz. Çeşitli kesimlerle görüşmelerimiz oluyor. Akademik çalışmaların derlenmesi, makaleler, bildiriler, bunların taranması devam ediyor.  Bir kere  tüm çalışmalarımıza “Dünyadaki durum ne?” sorusuyla başlıyoruz. Dünyadaki durumu trendlerine göre ayrıştırıyoruz. 'Yapı, durağan mı dinamik mi?' Sonra, kendimizin yer aldığı liglere göre bakıyoruz. AB ölçeğini, gelişmiş üç-beş büyük ülkedeki modellere bakıyoruz diyerek eğitimcilerin kafasındaki tereddütleri gidermeye çalıştı. Ancak kamuoyunda tereddütler devam ediyor.

LİSELERLE İLGİLİ DEVAM EDEN SORU TEREDDÜTLER

-Fen liseleri kaldırıldığı zaman, bütün liselerde fen lisesi düzeyinde kaliteli eğitimin garanti edilmesi gerektiği, Fen liselerinin açılabilmesi için 500 bin nüfus şartı aranmasının yanlış olduğu,

-Adres baz alınarak öğrenci kabulünün yanlış bir uygulama olduğu. İnsanı doğduğu yerde bırakan eğitimin başarı fikri ortadan kaldıracağı,

-Bu uygulamayla da okul ve öğrenci başarısının bitirileceği, kaliteyi hedefleyen okulların kilitleneceği, sistemin bu kadar oynatılmasının sebebinin ancak özel okulların rant talebiyle açıklanabileceği,

-Devlet okullarının giderek itibarsızlaşacağı, zayıflayacağı ve yoksul, kimsesiz öğrencilerin gideceği okullar haline geleceği. Bunun da özel okulların işine yarayacağı, Anadolu Öğretmen Liselerinin Türk Eğitim hayatında çok önemli yeri olduğu ve kapatılmasının yanlış olduğu,

-SBS ile girilen okulları yok ederek dershanelerin kaldırılmak istendiği, Fen, Anadolu ve Öğretmen Liseleri gibi markalaşmış liselerin kaldırılmasının yanlış olduğu, bu okullar kaldırılırsa orta ve alt gelir grubundaki ailelerin çocuklarının elinden fırsat eşitliğinin alınacağı,

ÖNERİLER

-Kurum ve okul kültürü oluşan Fen, Anadolu Öğretmen, Güzel Sanatlar, Spor  ve Sosyal Bilimler Liselerinin program ve niteliklerinin de artırılarak devam ettirilmesi,

-Ortaöğretim kurum çeşitleri oluştururken Bilişim ve İletişim Teknolojileri Liseleri de açılması,

-Yabancı Dil Hazırlık Sınıflarının bütün liselerde mecburi olması,

-Fen Liseleri programları içerisine “Astronomi ve Uzay Bilimleri” alanının da eklenmesi,

-Büyükşehirler başta olmak üzere ortaokullarla uyumlu olarak her ilde mutlaka “Üstün Zekalılar Okulları” açılması,

-Program oluşturulurken eğitim camiası içerisindeki bütün çalışanlarla (öğretmen, yönetici, müfettiş…) çalıştaylar oluşturarak mutlaka görüşlerinin alınması temel beklentimizdir.

Milli Eğitim Bakanlığının 4+4+4 değişimindeki acele alınan kararlardan, yaşanan sorunlardan ders aldığını düşünerek Ortaöğretimdeki yeniden yapılanmanın 2023 hatta 2071 Vizyonuna uygun olarak bütün kesimlerin görüşlerini alarak ve zamana yayarak objektif ve nitelikli bir şekilde yapılacağını ümit ediyor ve bekliyoruz.

 

 

Hasan YÜKSEL

Eğitim Yönetimi ve Denetimi Bilim Uzmanı

                                                                                                                            

 

 

 

KAYNAKÇA

1-Akşam Gazetesi Eğitim Haberleri

2-www.meb.gov.tr

3-DPT Kalkınma Planları

4-MEB Şura Karaları

5-Türk Eğitim Tarihi-Prof. Dr. Yahya AKYÜZ

6-Türkiye’de Eğitim Bilimleri Tarihi-Cavit BİNBAŞIOĞLU (meb)

 






YORUMLAR
En yeni ve güncel etkinlikler için bizi takip edin

Yeni Yazılar E-Postanızda


E-Posta Adresiniz: