Üniversite sınavına girecek olan tüm öğrenciler heyecan, endişe, gerginlik benzeri duygular hisseder. Ancak bu duyguları sırf öğrenciler değil tıpkı sürede anne babalar da yaşıyor. Uzmanlar anne babaların da bu heyecanı, arzusu ve endişeyi yaşamasının natürel olduğunu belirtiyor.

Anne babaların üstündeki stresin öğrencilerinkine benzer olabileceğini vurgulayan Zambak Yayın Grubu Rehberlik Uzmanı Mahmut Sarıgül şunlar söylüyor: ?Üniversite sınavları uzun bir maraton koşusu gibidir. Bu koşuda geride kalmamak, tempoyu iyi ayarlamak, bilhassa son düzlükte de kontrolü fazla aşırı iyi düzenleyerek bu yarışı kendi konusunda en fazla bir biçimde bitirmek her üniversite adayı öğrencinin hedefidir. Bu yarışta öğrenci yalnız değildir tabii. Öğrencinin birlikte okulu, dershanesi en önemlisi de ailesi vardır. Bu yarışta natürel şekilde öğrencinin haricindeki başka unsurların az fazla aşırı her zaman katkısı vardır. Ailelerin de bu sınavdan bir beklentisi bulunuyor. Bu beklentilerin anlatım edilmesi, çocuğa yansıtılması, performansını artırmada ortaya konan söz, davranış ve tutumlar da öğrencide az fazla aşırı müspet yahut menfi bir etki oluşturmaktadır. Ama bu çocuğa menfi yansıyacak biçimde değil de müspet yansıyacak biçimde olmalıdır.?

Ailenin çocuğunu fazla aşırı iyi tanıyor olmasının önemine dikkat çeken Mahmut Sarıgül önerilerine şöyle devam ediyor: ?Her bireyin bulunduğu benzeri öğrencinin de etkileneceği ayrıcalıklı davranış modelleri vardır. Her öğrenciye tıpkı tür davranış modeli gitmeyebilir. Ailenin çocuğuna yaklaşımıyla ilgili şekilde onu motive eden hangi faktörler varsa da ilk şekilde bu yaşa gelmiş bir öğrenci için en ciddi yapılması gereken şey çocuğuna duyduğu itimat olmalıdır. Üniversite hazırlık sürecine gelmiş bir öğrenci için şunu şöyle yap, bunu böyle yap demelerin fazla aşırı etkili olacağını düşünmüyorum. Bunun zamanı çoktan geçti. Öğrencinin kendi sorumluluğunu üstlenebileceği bir ortam oluşturulmalı bu sürecin başında. talebe kendisi yolları getirmeli ve sahiplenilmeli. Aile de bu konu ile ilgili çocuğuna itimat duyduğunu anlatım ederek elinden geldiği kadarıyla sürecin sağlıklı ilerlemesini maddi manevi yardımlarla desteklemeli.?

Moral bozucu öğütlere dikkat

Özellikle sona doğru geldiğimiz bu süre diliminde moral ve motivasyonu düşürücü ?böyle gidersen hiç bir noktayı kazanamazsın, hiç çalışmadın ki bir noktayı kazanabilesin, kazanacağına inanmıyorum? vb. tutum ve tavırlar yerine ?Sana güveniyorum, sen kendin için neyin iyi olması gerektiğini fazla aşırı iyi biliyorsun, sen kendin için, geleceğin için en iyisinin ne olabileceğine karar verebilecek yaştasın ?vb. tutum ve tavırlarla yaklaşmak fazla aşırı daha iyi olacaktır. Devamlı ?derslerine daha fazla aşırı çalış, sınavın var? söylemi öğrencilerin en nefret ettiği sözcüklerdir. Bazen anne babalar bunu fazla aşırı sık kullanarak bilincinde olmaksızın ters durumun oluşmasını sağlıyorlar.