Hediye Kampanyamız:En fazla puan toplayan 3 kişiye 400TL'lik hepsiburada hediye çeki hediye ediyoruz..

SORU BANKASI - ÇALIŞMA KAĞIDI AYRINTILARI


7.Sınıf Türkçe Paragrafta Anlam Teması Çalışma Kağıdı


Kategori:7.Sınıf Türk. Paragrafta Anlam teması

Hazırlayan:Hüseyin  Koçer (7.11.2014 18:39:51)

Başlık:Türkçe Paragrafta Anlam Soruları

İzlenme:1906

Bu çalışma kağıdını, çalışma kağıtlarıma kopyala ve düzenle - Yönetime Bildir


Yazdır / İndir
75.Yıl Ortaokulu
2014-2015 Öğretim Yılı 7.Sınıf Türkçe Dersi

Ad Soyad:..............................Tarih:8.11.2014
No:..............................Puan:.....................


Yazmak, zamanla olgunlaşacak bir olgu. Yaza yaza anlatımınızı bulacaksınız. İlk başta yığın­la hata yapacaksınız, yazdıklarınızı hiç beğenmeyeceksiniz.. Ama yrtmadan yazmaya devam edeceksiniz. Gün geçtikçe yazılarınızın güzel­leştiğini göreceksiniz. Giderek yazdıklarınızla yazmak istedikleriniz örtüşecek. Yazdıklarınız­da kendiniz olmaya başlayacaksınız. Şiirlerini­zi, öykülerinizi, anılarınızı okuyanlar, bu onun yazısı diyecekler. Bu söyleyiş güzelliği, bu ifa­deler ona özgü, diyecekler. İşte bunlar denme­ye başlandığında artık yazarsınız.
1)  Bu parçada asıl anlatılmak istenen düşün­ce aşağıdakilerden hangisidir?

   A) Yazmanın insanları aydınlatmak olduğu
   B) Akıcı anlatımlı yazarların daha çok beğenildiği
   C) Yazarların, yapıtlarında neyi anlatacağını bilmesi gerektiği
   D) Kendine özgü bir anlatıma ulaşanların ya¬zar olduğu


Her şey gibi yazı yazmanın da kendine özgü kuralları vardır. Yazının kuralsız olması zaten düşünülemez. Bu kurallardan ilki yazmanın nasıl olacağını öğrenmektir. Bunun yolu da ya­zı işini ustalıkla yapanların eserlerini okumak­tan geçer. Bununla sanatçının yazma işini na­sıl yaptığına dair ipuçları edinmek mümkün olur. Aynı zamanda bilgi bakımından dolmayı da sağlar kitap okumak. Okuya okuya, bilgi bakımından dola dola devam eden sürecin ar­dından .
2)  Paragrafın aşağıdakilerden hangisiyle sür­dürülmesi uygundur?

   A) Kitaba olan ilgimiz yeterli düzeye çıkar
   B) Sözcük hazinemiz gelişir
   C) Yazma işi kendiliğinden ortaya çıkmaya başlar
   D) Sadece dili kullanma işini öğrenmiş oluruz


Roman, ilkokula giden bir çocuğun günlükle­rinden oluşuyor. Aslında bu, bir çocuğun gün­lüklerinden hareketle çocuk eğitimini ele alan, geleceğin büyüklerinin, bugünün küçüklerinin nasıl olması gerektiğini bir çocuğun yaşamın­dan hareketle anlatan bir roman. İşin aslı ?Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla.? atasözü- nün özüne uygun bir anlatımı var romanın.
3)  Bu parçada sözü edilen roman ile ilgili ola­rak aşağıdakilerin hangisi söylenemez?

   A) Bir çocuğun günlüklerinden oluştuğu
   B) Çocuk eğitimini ele aldığı
   C) Dolaylı bir anlatımının olduğu
   D) Atasözlerinin anlamını açıkladığı


Bilim edinmek, et ya da balık satın almaktan çok daha zor bir iştir. Çünkü satın aldığınız nesneyi bir kaba kor eve götürürsünüz. Nasıl olduğunu yakından da görebilir, ne kadarını ne zaman yiyeceğinizi düşünürsünüz. Bilimler öyle mi ya? Ruhumuzdan başka bir kaba ko­yamayız onu. Somut değil, soyuttur. Soyut ol­duğu için de niteliğini belirlemek zordur.
4) Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden söz edilmektedir?

   A) Alışverişte alınan malzemelerin niteliğinin kolay belirlenebildiğinden
   B) Bilimin niteliğini belirlemenin somut varlık¬lar gibi kolay olmadığından
   C) Bazı bilgilerin gerçekleri yansıtmaktan uzak olduğundan
   D) Bilimsel bilginin insanın zihinsel yeteneklerini geliştirdiğinden


Genç şairlerin güzel bir dizesine rastlamak be­ni mutlu ediyor. 0 dizeyi yakama takıp sokak­larda dolaşasım geliyor. Gençlerin cesareti, kuşkulu bakışı bende saklanmış, susmuş şey­leri açığa çıkarıyor. Formüle edilmiş, paketlen­miş bir şiir anlayışları yok bu genç şairlerin. İş­te bu yüzden herkesi şaşırtan başarılı eserler veriyorlar.
5) Bu parçanın yazarı, genç şairlerin şaşırtıcı nitelikte eserler vermesini aşağıdakilerin hangisine bağlamıştır?

   A) Yaşama kuşkuyla bakmalarına
   B) Kendilerine çok güvenmelerine
   C) Toplumun duyarlılıklarını bilmelerine
   D) Kalıplara bağlı kalmadan yazmaları




6) Osman Amca, Hasan?ın hangi sorusuna ce­vap vermiştir? Balıkçılığı geliştirmek için neler yapılabilir?

   A) Akarsulardaki ve göllerdeki balıkların sayısı neden azaldı?
   B) Balıkçılığın en önemli sorunları nelerdir?
   C) Boş zamanlarınızı balık tutarak mı değerle diriyorsunuz?
   D) Balıkçılığı geliştirmek için neler yapılabilir?


Güzel sanatlardan biri üzerinde, tek ve en gü­zel eseri ortaya koyabilmek için derin bilgiye, geniş kültüre ve güçlü bir iradeye sahip olmak gerekir. ?. Onun, bilgi elde etmek için top­lumsal bir kurum olan okula gitmeye, milleti­nin tarihine uzanmaya, kendisinden önceki sanatçıların yaşamını incelemeye ihtiyacı var­dır. Sanatçı, bu kaynaklardan elde ettiği bilgi­leri kendisinde toplayan, değerlendiren ve on­lardan yeni eserler ortaya çıkaran kişidir.
7)  Bu parçayı aşağıdaki sözlerden hangisi ile tamamlamak uygun olur?

   A) Sanatçı bütün bunları kendi çalışmasıyla elde edemez
   B) Sanat alanında başarılı olmak sanıldığı ka¬dar kolay değildir
   C) Eserin güzelleşmesinde en önemli rol çevrenindir
   D) Usta sanatçılar her zaman kendinden ön¬ceki sanatçıların yolundan gider


Bir süredir, gazeteleri takip etmedim. Hangi gazeteyi elime alsam ruh sağlığımı bozan yı­ğınla haberle karşılaşıyorum. Hangi sayfayı açsam sinirleneceğim bir haber buluyorum. İyi duygularla güne başlamışken gazeteler saye­sinde biraz sinirli, biraz hüzünlü, biraz bıkkın bir havaya bürünmekten kurtaramıyorum ken­dimi. Ben de, yaklaşık beş ay oldu, onlara bak­mamaya karar verdim.
8) Parçaya göre yazarın gazeteleri takip etme­mesinin nedeni aşağıdakilerden hangisidir?

   A) Yaşama ilişkin bakış açısının değişmesi
   B) Yeni bir proje üzerinde çalışmaya başlaması
   C) Gazetelere ayıracak kadar zamanının olmaması
   D) Gazetelerdeki haberlerden olumsuz etkilenmesi


İnsan, sebepsiz yere duygulanmaz. İnsanı duy­gulandıran değişik kaynaklar vardır. Duygula­rın kaynağı, insanın hayatını devam ettirmesi için gereklidir. Sanatın da bu anlamda bir amacı vardır ve insanın duygulanma gereksi­nimine yanıt verir o. Öyleyse sanat, insanın ya­şamını sürdürme çabasına katkı yapar. Çünkü sanat da insanın duygularını harekete geçiren bir kaynaktır.
9) Bu parçadan aşağıdakilerin hangisi çıkarı­lamaz?

   A) İnsan, nedensizce duygulanmaz
   B) Sanat, insanın duygularına seslenir.
   C) Sanat, insan yaşamı için önemlidir
   D) İnsanlar, sanat konusunda bilinçlendirilmelidir




10) Resim yapan bu öğrenci aşağıdakilerden hangisine değinmemiştir?

   A) Çok güzel resimler yaptığına
   B) Yakın çevresinin kendisine destek olduğu¬na
   C) Resim sanatında uğraş veren bir çevrede yetiştiğine
   D) Resimlerine yöneltilen eleştirileri dikkate aldığına


Bir süredir, gazeteleri takip etmedim. Hangi gazeteyi elime alsam ruh sağlığımı bozan yı­ğınla haberle karşılaşıyorum. Hangi sayfayı açsam sinirleneceğim bir haber buluyorum. İyi duygularla güne başlamışken gazeteler saye­sinde biraz sinirli, biraz hüzünlü, biraz bıkkın bir havaya bürünmekten kurtaramıyorum ken­dimi. Ben de, yaklaşık beş ay oldu, onlara bak­mamaya karar verdim.
11) Parçaya göre yazarın gazeteleri takip etme­mesinin nedeni aşağıdakilerden hangisidir?

   A) Yaşama ilişkin bakış açısının değişmesi
   B) Yeni bir proje üzerinde çalışmaya başlaması
   C) Gazetelere ayıracak kadar zamanının olmamas
   D) Gazetelerdeki haberlerden olumsuz etkilenmesi




12) Şair, muhabirin hangi sorusuna cevap ver­miştir?

   A) Neden sadece şiir yazıyorsunuz?
   B) Şiir dışında yapıt okumuyor musunuz?
   C) Şiirleriniz neden çok beğeniliyor?
   D) Şiir yazmak niçin bu kadar zor?


Elle yazmak zaman alıyor ve çok zahmetli. Oy­sa bilgisayarda yazmak hem kolay hem hızlı hem de bilgisayarın silme, kopyalama, yer de­ğiştirme gibi pek çok avantajı var.
13)  Bu sözler, aşağıdaki sorulardan hangisinin karşılığı olarak söylenmiştir? Bilgisayar kullanmayı seviyor musunuz?

   A) Neden elle değil de bilgisayarla yazıyorsu¬nuz?
   B) Eserlerinizi eski yöntemlerle mi yazıyorsunuz?
   C) Teknolojiye çabuk uyum sağladınız mı?
   D) Okumanın önemini çok az insan bilmektedir
   E) 


Bir toplumun esenliğinde en belirleyici etken, okuryazarlık oranının ötesinde, okuyan yurttaş sayısıdır. İnsanoğlunun en etkili özgürleşme yoludur okumak. Değerini pek azımızın bildiği, elimizin altındaki mutluluk yollarından biridir. Her yüzyılda olduğu gibi bugün de aydınlan­ma yolunda, okumanın yerini tutacak bir seçe­nek daha yoktur.
14) Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıka­rılamaz?

   A) Okumak bir toplumu huzurlu yapar
   B) Okuryazar olmak iyi bir okuyucu olmak demektir
   C) Okuma her dönemde önemini korumuştur
   D) Okumanın önemini çok az insan bilmektedir


Çok satmak değer ölçüsü olarak alındı mı he­men bu ölçüyü çürüten örnekler akla gelir. Baskı sayısına göre değerlendirecek olursak, bizim en büyük yazarımız Kerime Nadir olma­sı gerekir. Hıçkırık, Funda gibi romanlarının kır­kıncı baskısına ulaştığı düşünülürse yalnız bu iki romanıyla en çok sattığı bilinen yazarlarımı­zın toplam baskı sayısını aştığı görülür.
15)  Parçada yazar aşağıdakilerin hangisini eleştirmektedir?

   A) Değerli romancılarımızın eserlerinin satılmayışını
   B) Kerime Nadir?in eserlerinin çok satmasını
   C) Satış rakamlarının, romancının değeri için ölçü kabul edilmesini
   D) Türk edebiyatında çok satan eserlerin yazılamayışını


Her şehrin, semtin sakini kendi yaşamını kuşa­tan yeri över. Kimileri bu tutumu yadırgar, oysa çok güzel bir duygudur insanın yaşadığı şeh­re, semte âşık olması. Ben İstanbul?u, bir İs­tanbullu olarak överken, başkasının da ?Malat­ya, Malatya yoktur eşin? türküsünü içtenlikle söylemesi çok hoştur. Bir şehrin türküsünü se­vince, o şehre tutku derecesinde bağlanıyo­rum. İstanbul?u övünce, İstanbul Türkçesi de­yince kızanları anlamıyorum.
16)  Bu paragrafın yazarı aşağıdakilerin hangi­sinden yakınmaktadır?

   A) Sevilen yerin övülmesinin yadırganmasından
   B) İstanbul?un çok övülmesinden
   C) Gerçek duyguların gizlenmesinden
   D) Şehir ve semtlerin sınıflandırılmasından


Her şehrin, semtin sakini kendi yaşamını kuşa­tan yeri över. Kimileri bu tutumu yadırgar, oysa çok güzel bir duygudur insanın yaşadığı şeh­re, semte âşık olması. Ben İstanbul?u, bir İs­tanbullu olarak överken, başkasının da ?Malat­ya, Malatya yoktur eşin? türküsünü içtenlikle söylemesi çok hoştur. Bir şehrin türküsünü se­vince, o şehre tutku derecesinde bağlanıyo­rum. İstanbul?u övünce, İstanbul Türkçesi de­yince kızanları anlamıyorum.
17) Bu paragrafın yazarı aşağıdakilerin hangi­sinden yakınmaktadır?

   A) Sevilen yerin övülmesinin yadırganmasından
   B) İstanbul?un çok övülmesinden
   C) Gerçek duyguların gizlenmesinden
   D) Şehir ve semtlerin sınıflandırılmasından


Biz günceli yazar ve güncel üzerinde kafa yo­rarız. Ama güncel üzerinde yazılan yazılarda günceli aşan düşünceler ortaya çıkıyor. Ancak bunlar gazete sayfaları arasında yok oluyor. Bir dönemin aynası ve çerçevesi gazete sayfa­ları arasında yok olmamalı. Bu düşünceden hareketle yazılarımı kitaplaştırmayı düşün­düm.
18) Bu paragrafa göre, yazarın yazılarını kitap­laştırma nedeni aşağıdakilerden hangisidir?

   A) Geleceğe kalıcı bir eser bırakmak
   B) Okuyucuların isteklerini değerlendirmek
   C) Yazdıklarının yok olup gitmesine engel olmak
   D) Okuyucuların yüzündeki değerini artırmak




19) Ali ile Leyla bu konuşmada kitaplarla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinmemiştir?

   A) Anlaşılır bir dille yazıldığına
   B) Çocuklara bakış açısı kazandırdığına
   C) Çocukların hayal dünyasını zenginleştirdi¬ğine
   D) Kapağındaki ve içindeki resimlerin, çocuk¬ların ilgisini çektiğine


Gurbet işledikçe şu uzun yıla,
Gözümün yaşında ürperir sıia.
Gönlüm dolaşırken yana yakıla,
Ovada sabahlar, dağda akşamlar.
20)  Şair dörtlükte özellikle neyi anlatmaktadır?

   A) Memleketini çok özlediğini
   B) Dağlarda ve ovalarda dolaştığını
   C) Üzüntüsünden ağladığını
   D) Gezmeyi çok sevdiğini


Eskiden hayatımızın ayrılmaz parçası olan trenler artık yaşamımızdan çıktı. Oysa her in­sanın çocukluğunda trenle ilgili bir hatırası mutlaka vardır. Trenler hepimiz için ayrılığın hüznünü, kavuşmanın sevincini ifade etmez mi? Eskinin konforunu, rahat yolculuğunu sembolize eden trenlerin şimdi hayatımızdan çıkması ne acı!
21) Bu parçadan trenlerle ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?

   A) İnsanlara değişik duygular yaşattığına
   B) Eskiden bir rahat yolculuğa imkân sağladığına
   C) Trenle ilgili hatıra kitaplarının bulunduğuna
   D) Önceleri yaşamımızda ayrılmaz bir yeri olduğuna


Omzumda sevda
yükü Yollarda seni aradım
Beste beste, türkü türkü
Tellerde seni aradım
22) Dörtlüğe hâkim olan duygu aşağıdakilerden hangisidir?

   A) Özlem     B) Sevinç     C) Mutluluk     D) Sevgi  


Kara olmadan ak, gece olmadan gündüz, kö­tü olmadan da iyi anlaşılamaz. Müzisyen Antigenides, bir eserini çalacağı zaman, halka ön­ce bıktırasıya kötü şarkılar dinletirmiş. Kendi şarkısını çaldıktan sonra ise halk, onu elleri şi­şene kadar alkışlarmış.
23)  Bu parçada sözü edilen müzisyenin davranı­şı için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?

   A) Kendi eserlerinin çirkinliğini gizlemeye çalışmaktadır
   B) Kendi eserlerinin çirkinliğini gizlemeye çalışmaktadır
   C) Başkalarını kötüleyerek kendini yüceltme¬ye çalışmaktadır
   D) Kimsenin kendisi kadar başarılı yapıtlar veremeyeceğini vurgulamaktadır.




24)  Bu tırlar anlamlı bir paragraf oluşturacak bi­çimde sıralanıp bir konvoy oluşturacaktır. Bu­na göre tırlar nasıl sıralanmalıdır?

   A) 1 - 3 - 2 - 4     B) 2 - 4 - 3 - 1     C) 3 -1 - 2 - 4     D) 4 -1 - 3 ? 2  


Hiç olmazsa unutmamak isterdim Eski geceler,
sevdiklerimle dolu odalar Yalnız bırakmayın beni hatıralar Az yanımda kal çocukluğum Temiz yürekli uysal çocukluğum Ah, ümit dolu gençliğim İlk şiirim, ilk arkadaşım, ilk sevgim
25)  Dizelerden şairle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?

   A) Hatıralarına sığınmak istediği
   B) Çocukluğunu özlediği
   C) Çok pişman olduğu
   D) Geçmişi unutmak istemediği


Âh o kadrini bilmediğim günler
Koklamadan attığım gül demeti
Suyunu sebil ettiğim o çeşme
Eserken yelken açmadığım rüzgâr
26) Bu dörtlükte vurgulanmak istenen, aşağıdakilerden hangisidir?

   A) Yalnızlık     B)  Pişmanlık     C) Hüzün     D) Hasret  


Memleket isterim Ne başta dert ne gönülde hasret olsun Kardeş kavgasına bir nihayet olsun
Memleket isterim Ne zengin fakir,ne sen ben farkı olsun
Kış günü herkesin evi barkı olsun
27) Dörtlüğün şairi için aşağıdakilerden hangi­si söylenemez?

   A) Evi olmadığı
   B) Duyarlı olduğu
   C) Kavga istemediği
   D) Yaşanabilir bir memleket istediği




28) 1, 2, 3 ve 4 numaralı Kutular arasında anlam bütünlüğü olması için boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

   A) Bazı kaynaklar bu yönteminin M.Ö. 4000 yılına dayandığını söyler.
   B) İnsan, gıdalarını, tuzlayarak uzun zaman saklamayı başarmıştır.
   C) Turşu, günümüzde Batı sofralarında mistik varlığını ve önemini yitirmiştir
   D) Turşu kış sofralarının vazgeçilmezi olarak hep başköşeye oturur


Eli değnek tutar tutmaz Çoban oldu;
Sardılar sırtına bazlamayı On altı yıl güne verdi karnını,
On altı yıl koyun güttü, kavalsız İnsanlardan ağayı tanır,
Adını bilmez sorarsan, Hayvanlardan Karabaş?ı Günü yetti, bıyığı bitti, Okundu künyesi, Gitti, davulsuz zurnasız.
29) Şiirde kendisinden söz edilen kişi için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

   A) Küçük yaşta çobanlığa başladığı
   B) Yetenekli biri olduğu
   C) Askere gittiği
   D) Uzun yıllar koyun güttüğü


Eleştirmenin bir sanatçı ya da eseri hakkındaki değerlendirmeleri, görüşleri elbette önemlidir. Ancak bu, eleştirmenin bir sanatçı ya da eseriyle ilgili her şeyi söyleyeceği anlamına gelmez. Eleştirinin de bir sınırı olmalıdır. Eleştiri­de neyin söyleneceği, neyin söylenmeyeceği bilinmelidir. Görüşler açıklanırken ifadeler doğru seçilmelidir. Kelime ve cümlelerin vur­gusu doğru saptanmalıdır. Uzmanlık alanı dı­şındaki bir konuda görüşler açıklanmamalıdır. Aksi takdirde böyle bir eleştirinin okur gözünde bir saygınlığı kalmaz.
30)  Bu parçada aşağıdakilerden hangisi üzerin­de durulmaktadır?

   A) Eleştirinin, sanatçılara nasıl bir katkı sağladığı
   B) Eleştirinin nasıl olması gerektiği
   C) Eleştiride yalnızca hatalı yönlerin belirti - memesi gerektiği
   D) Eleştirmenlerin, okurun beğenilerini dikka¬te alması gerektiği


Ne vefasız geçmişten
hayır var Ne gelecekler imdada koşar Çoktandır
tekneyi aldı sular
Çoktandır ümitler sende ölüm
31) Dörtlüğe göre, şair için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?

   A) Kırgın     B) Pişman     C) Karamsar     D) Öfkeli  


1 Nihayet romanı bitirdi.
2.Bu onun, üzerinde kuyumcu titizliği ile çalıştığı en önemli eseriydi. 3.Uzun süredir güzel bir roman üzerinde durmadan çalışıyordu. 4.Şimdi merek içindeydi, acaba bu eseri diğerleri gibi beğenilecek mi? 5. Eserine gururla baktı.
32) Numaralandırılmış cümlelerde bir paragraf oluşturulduğunda sıralama nasıl olmalıdır.

   A) 3-2-1-4-5     B) 3-4-5-1-2     C) 1-2-3-5-4     D) 2-1-5-4-3  


Bir okul çocuğuna göre dışarısı, okul duvarların dışında karışanı olmayan uçsuz bucaksız yer demektir. Bir hasta için dışarısı, yasaksız bir yerdir. Bir mahkûm için dışarısı, hürriyetin bir diğer adıdır.
33)  Bu paragrafta aşağıdakilerin hangisinden söz edilmiştir?

   A) İnsanların olaylara bakışının farklı olduğundan
   B) Dışarı sözcüğünün, kişiler içinde bulunduğu koşula göre anlam kazandığından
   C) Herkesin dışarda yaşamayı sevmediğinden
   D) İnsanları, daime dışarıya özlem duyduğundan


Diller buz dağı gibidir. Onların, suyun üstünde görünenden daha çok, altında olan kısımları vardır. Zaten bir dili iyice bilmenin dilde kalem oynatmanın yolu ?da suyun altında kalan kısmı keşfetmeye bağlıdır. Şair ya da yaza olmak istiyorsanız, bu buz dağlarının altını keşfedin.
34) Parçaya göre şair ya da yazar olmanın şartı aşağıdakilerden hangisidir?

   A) Dili bütün incelikleriyle bilmek
   B) Dil alanında çalışmalar yapmak
   C) Dil eğitiminden geçmek
   D) Dili sevmek ya da sevdirmek


Bir eserin oluşumunda plan çok önemlidir. Ayrıntısına kadar düşünülmüş bir plan yapılmadığı zaman nitelikli bir eserin ortaya çıkması oldukça zordur. Bu eser ortaya çıkarsa oldukça karmaşık olur. Çünkü eserin yazılması rastlantılara bırakılmış olduğundan, eserin basit bir bölümüne gereğinden fazla önem verilebilir.
35) Çok önemli bir yeri üstün körü geçilmiş olabilir. Bu parçada aşağıdakilerin hangisine vurgu yapılmaktadır?

   A) Sanat eserlerinin niteliğine
   B) Ayrıntıların sanat eserlerinin güzelleştirdiğine
   C) Sanat eseri yazmanın zorluğuna
   D) Plan yapmanın önemine


O zaman başından
aşkındı derdi
Mermerci oyardı,
taşı delerdi Kaç yanık yolcuya soğuk su verdi.
36) Değdi kaç dudağa çoban çeşmesi Bu dörtlükte çeşme anlatılırken aşağıdakilerin hangisinden yaralanılmıştır?

   A) Benzetmeden
   B) Tanımlamadan
   C) Betimlemeden
   D) Kişileştirmeden


Düşünme, insanın en temel özelliğidir. İnsan düşünmeyince hür olamıyor. Bu yüzden hep düşünüyor. Bununla da yetinmiyor. Düşündüğünü söylemek istiyor. Söylemezse, yine kendini hür hissetmiyor. Düşündüğünü söyleyerek çevresindekiler bilinçlendiriyor. Böylece hem kendisi hem çevresindekiler mutlu oluyor.
37) Bu parçada aşağıdakilerden hangisinden söz edilmektedir?

   A) Düşünmenin insan yaşamındaki öneminden
   B) Eğitimli insanların daha çok düşündüğünden
   C) Özgür topulmların düşünen insanlara verdiği değerden
   D) Düşünen insanların, kötü duygulara kapılmadığından


Taşlıca Koyu?na girişte, sağınızda, tepelere yaslanmış mezarlar karşılayacak sizi önce. Sonrasında koya asını veren bedri rahmi Eyüboğlu?nun fırçasından çıkmış, bir kaya üzerine resmedilmiş bir balık resmi? Boynuz Bükü? nü günlük ağaçlarının kokusu, size gündüz düşleri gördürecek güzellikte.
38) Bu parçada hangi duyularla ilgili ayrıntılara yer verilmemiştir?

   A) Dokunma-koklama
   B) Görme-koklama
   C) Koklama-tatma
   D) İşitme-görme


Bahçede ılık bir rüzgârla palmiye ağaçları hafif hafif sallanıyor. Hava bin bir türlü güzel çiçek kokusuyla dolu. Bahçe boydan boya amber çiçekleriyle kaplı.
39) Bu parçanın anlatımında aşağıdaki duyu organlarından hangisiyle ilgili bir ayrıntıya yer verilmemiştir?

   A) El     B) Burun     C) Göz     D) Kulak  


Yazar kelimelerle düşünür. Kelime hazinesi güçlü olanlar diğerlerine göre daha sağlıklı ve etkili eserler ortaya koyar. Shakespeare?in eserlerinde seksen bin Goethe?nin eserlerinde elli bin civarında kelime kullanıldığı kelime hazinesinin önemi anlaşılacaktır.
40) Parçada aşağıdaki anlatım tekniklerinden hangisi kullanılmıştır?

   A) Örneklendirme     B) Benzetme     C) Tartışma     D) Öyküleme  


Doğu yamacı yemyeşil ormanlarla örtülü olan Gülveren tepesinin yamasında çırılçıplak. Çünkü oraya bir köy sokulmuş bütün yamaç çizgi çizgi sel yatakları, kısır tarlalar ve ciflerle allak bullak olmuş.
41) Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?

   A) Öyküleme     B) Betimleme     C) Açıklama     D) Tartışma  


Süs, lüks denebilecek hiçbir hâlini bilmiyorum. Pek sade giyinir, saatine altın kordon takmayacak kadar süs eşyasından nefret eder, kolonyadan başka hiç­bir koku sürünmez, işlemeli gömlekler, mendiller kullanmaz, altın başlı baston taşımaz, hele paradan âdeta tiksinirdi. Mecbur kalmadıkça paraya Elini sürmezdi. Gençliğinde kalemi ile kazandığı maaş olarak aldığı parayı bile hemen babasına getirirdi.
42) Parçada sözü edilen kişi için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

   A) Yoksul bir hayat sürdüğü
   B) Kültürlü biri olduğu
   C) Süsten ve gösterişten uzak olduğu
   D) Elinin kalem tuttuğu


Derneğin eğitim ve öğretim çalışmaları arasında ço-cuklara enstrüman öğretmek, müzik kültürü vermek, seslerini geliştirmek; yoksullara müzik öğretmek; yüksek okul öğrencileri arasındaki kabiliyetleri tanıtmak; bunlara, yetişmeleri için ödünç para vermek veya burs sağlamak gibi faaliyetler yer alıyordu. Dernek bu işleri yürütebilmek için çeşitli kollara ayrılmıştı.
43) Parçaya göre, aşağıdakilerden hangisi sözü edilen derneğin faaliyetleri arasında yer almaz?

   A) Yüksek okul öğrencilerine burs temin etmek
   B) Çocuklara müzik kültürü kazandırmak
   C) Çocuklara müzik aletlerinin kullanımını öğretmek
   D) Çocuklara ve gençlere iş imkânı sağlamak


Kişinin titiz olanı, olmayanı, işini gerçekten seveni, sevmeyeni vardır. Titiz olan, işine gerçekten gönül vermiş olan, sürekli güçlüklerle karşılaşır; onları kendisi oluşturur. Titiz olmayanlar İse gönülleri de düşünceyi de körelten kolaylıktan ne yapsalar kurtulamaz; sonra da: ?Çabucak başarıyoruz işte!? diye övünürler.
44) Parçanın başına ilk cümle olarak aşağıdaki sorulardan hangisi getirilmelidir?

   A) Titiz bir misiniz?
   B) Titizliğin ne gibi zararları vardır?
   C) İşin zoru, kolayı olur mu?
   D) İnsanlar neden hep sızlanıp dururlar?


Dar kapısından başka aydınlık girecek hiçbir yeri ol­mayan dükkânında tek başına, gece gündüz kıvıl­cımlar saçarak çalışan Koca Ali, tıpkı kafese kon­muş terbiyeli bir aslanı andırıyordu. Uzun boylu, iri pençeli, kalın pazılı, geniş omuzlu bir pehlivandı. On senedir bu karanlık içinde ham demirden dövdüğü kılıç namluları bütün Anadolu?da, bütün Rumeli?de, sınır boylarında büyük bir nam kazanmıştı.
45) Parçada, hangi anlatım yolu ya da teknikleri kullanılmıştır?

   A) Betimsel-tartışmacı
   B) Öyküleyici-betimsel
   C) Açıklamalı-tartışmacı
   D) Açıklamalı-karşılaştırmalı


I. Örneğin kürsü, rahle gibi tahta eşya üzerine ya­pılan süsler oyma, kakma işleridir.
II. Demirin eğil­mesi, bükülmesi ile yapılan süsü tahtada, tahtaya özgü süsü çinide görmek mümkün değildir.
III. Mer­meri yontma yoluyla hangi süs yapılabilirse sa­natkâr, mermere o süsü yapmıştır.
IV. Süsler, süsle­nen maddeye göre değişir.
46) Bu cümlelerden bir paragraf oluşturulduğunda hangisi ilk cümle olur?

   A) IV.     B) II.     C) I.     D) III.  


Sahne dediğimiz üç duvarlı dünyanın güneşi, yağmuru, rüzgârı, sarayları... yalancı olduğu hâlde, orada yaşanan hayat, duyulan zevk, çekilen ıstırap seyirciye hiç de yalancı gelmez. Aksine, o kadar gerçek hissini verir ki bizi kendine asıl hayattan daha sıkı bir şekilde bağlar. Perde kalkar kalkmaz görünmeyen sihirli kuvvetler tarafından kendi dünyamızdan çekilip alınırız. Oyun boyunca, biz artık kendimiz olmaktan çıkar, başka ve âdeta kendimize yabancı insanlar hâline geliriz.
47) Parçaya göre, bir oyunun seyirciyi sahneye bağlama nedeni hangisidir?

   A) Konusunu gerçek hayattan alması
   B) Gerçekmiş hissini uyandırması
   C) Hayalcilik duygusunu geliştirmesi
   D) İnsanı gerçek dünyadan uzaklaştırması


I. Ben kedisine, Garcla'ya götürülmek üzere bir mektup verdiğim zaman işi hemen üzerine alan, hiçbir saçma soru sormayan, başkasına bu görevi­ni söylemeyen, mektubu muhatabına götürmekten başka bir şey istemeyen insanlar İstiyorum.
II. Me­deniyet, yalnız ve yalnız böyle insanlar aradığını avaz avaz bağırıyor.
III. Böyle bir adamın istediği her şey olur.
IV. Bu adam, dünyanın her memleketinde, her şehrinde, her kasabasında aranır.
48)  Parçaya göre, medeniyetin ve insanlığın aradığı kişinin nitelikleri hangi cümlede belir­tilmiştir?

   A) 4     B) 2     C) 1     D) 3  


İnsanın kendi yaşadığı şartlan beğenmemesi ve daha iyisini düşünme yeteneği sayesinde bugünkü keşifler, icatlar meydana geldi. Bunlar durmadan mükemmelleşti. ...
49)  Parça aşağıdaki cümlelerden hangisi ile ta­mamlanmalıdır?

   A) İşte bu çabaların sonucu olarak medeniyet doğdu
   B) Yeni icatlar birbirini takip edecektir
   C) Ama biz bunlardan yararlanamıyoruz
   D) Çevre sorunları da bu yüzden ortaya çıktı, dünya yaşanmaz duruma geldi


Bizim konuşma kusurlarımızdan birisi ?takılganlık? tır: Yalnız zihnimizin takıldığı üzerinde dönüp dur­mak! Örneğin kendi işimiz... Herkese bir bezginlik­tir çöker. Eğer makamınız, yaşınız gereği beraber ol­duklarınız, yanınızdan ayrılamayacak kimseler ise vay hâllerine: Dinleme mahkûmları, biraz sonra kü­rek mahkûmlarına dönerler. ?Evet fendim!... Yaaa efendim!... Ne güzel demişsiniz efendim!...
50) Parçada yazarın konuşmalarımızla ilgili olarak özellikle yakındığı konu aşağıdakilerderı han­gisidir?

   A) Kurallarına göre konuşamayışımız
   B) Herkese söz hakkı vermeyişimiz
   C) Aynı konuyu anlatıp durmamız
   D) Çok iyi konuştuğumuzu sanmamız

Başarılar dilerim

Bu döküman Sınıf Öğretmeniyiz Biz soru bankasında oluşturulmuştur. Binlerce resimli ve görsel soru içinden seçtiğiniz sorularla yazılı ve test kağıtları oluşturmak için sitemizi ziyaret ediniz. (http://www.sinifogretmeniyiz.biz/soru_bankasi_default.asp)

YORUMLAR
En yeni ve güncel etkinlikler için bizi takip edin
Sen de soru ekle
Çalışma kağıdı oluştur